🐘 Allah Beni Sevmiyor Gibi Hissediyorum

Güvendimkendisine, bir işlem ve bir muska yaptı. 2 haftaya kalmadan yaşantımız eski günlerdeki gibi normale döndü çok şükür. Ama dikkat edin arkadaşlar bu iğne büyüsü dedikleri şey çok tehlikeli. Allah’tan Sedat hocayla tanıştım ve sorunumuzu çözdü. Hocam Allah sizden razı gelsin herkese tavsiye ediyorum sizi. Gelecektenumudum kalmadı. Gelecekte bu hayattan keyif alacağımı sanmıyorum. Yaşamak için sürekli çabalıyorum, zorluklar içinde boğuşuyorum. Artık bu beni yoruyor. Mutlu olmak çok anlamsız geliyor. Artık çok yoruldum. Ne elde edersem, neye sahip olursam olayım sanki hiçbir şeyim yokmuş gibi hissediyorum. Koskoca1 yıl daha eksiliyor geleceğimizden, senden, benden, biz’den.. Geçen zaman için hiç gocunmuyorum ama, Allah bilir ya,s adece unutulmaktan korkuyorum. korkuyorum hem de. Çünkü bu şehir zaten hiç sevmiyor beni, boğuyor sadece. serin bir örtünün altındaymışım gibi, uyuyorum. Ama hissediyorum inan. Hem bazen Herdışarı çıktığımdı ya birisi beni bıcaklayacak yada feci bor şekilde araba çarpacak veya inşaattan üzerime beton yığını düşecek gibi hissediyorum. Geceleri ne zaman uyumaya çalıssam korkuyorum ter basıyor. Nefes sesleri duyuyorum. Odanın bir köşesinden ayaktan biri beni izliyor gibi geliyor. yani odun gelip odun giderek ömürlerini tamamlayacaklardır. bu arada, şems ile mevlana arasındaki ilişki, ikiz alev ilişkisi şeklinde anılır, kimi kesimce. bana da ulvî'yi hatırlatırlar. hani demiş ya: derdimi anlatmaya, seni tenha bulamam. seni tenha bulunca, kendimi asla bulamam. devamını okuyayım. Bazıduygular beraberinde zorunluluklar da getirir. Sevmeyi öğrendiyseniz unutmayı da öğrenmek zorunda olduğunuz gibi. Sana olan bu yoğun hislerimi artık bırakma zamanı gelmiş gibi hissediyorum. Madem senden arkadaştan öteye gidemeyeceğiz o halde artık daha fazla çırpınmama gerek de kalmıyor. İçinizemutluluk dolmuş gibi olacak .. Bu size ilk yazı hediyem olsun. Güzelmiş yazmak , sevdim vallahi. Beni sabredip okuyorsanız eğer çok teşekkür ediyorum sizlere. Ayrıca , bir öğretmen olarak , yol göstericimiz olan , gerçekten öğretirken eriyen tüm öğretmenlerimizin dünkü Öğretmenler Gününü kalbimden kutluyorum Tümgeçmişlerle birlikte kendi geçmişimi de uçuracağım. Gelecek var yarın, gidenlerin inadına. Huzur var bu yolda telaşlar çok uzakta. İstemediğim hiçbir şeye yer yok bugünden sonra. Suskunluğun güzelliği, sakinliğin serinliği. Gülümsemenin asaleti, sabrın derinliği var artık yolumda. 2003. Gönderen Sandalo zaman Sevgide mevzumuz tabi "beni kimse sevmedi, ailem bile sevmiyor, hiçbir erkek sevmiyor sevmeyecek galiba ;zaten o sevse de ben sevemiyorum, ben sevgiden anlamıyorum, bir ilişki nasıl ayakta tutulur bilemiyorum ", "aşk ve ilişkiler bir strateji oyunu, ben beceremiyorum, o fettan kızlardan değilim, o kadar akıllı değilim ,akışına yJLC8U. Mümkün olsa, röportaj da vermeyecek. Yeni dizisi ‘20 dakika’ için yapı bir kadı ortalıkta biraz daha fazla olabilmek için geberdiÄŸi bir dünyada, “Bana ne sizin kurallarınızdan!” diyor, diyebiliyor. Bayıldım bu haline!Tuba Büyüküstün ‘zoraki meÅŸhur’ gibi. Şöhretle filan alakası yok. Kendi dünyasında yaşı Küçük Prens’i hatırlattı.Biraz hüzünlü ve yalnı insanlara kolay güvenmiyor, teslim bir ‘tek ç çalıştığı için babaanneyle büyüyor, erken yaÅŸta yuvaya gönderiliyor, iÅŸte o yalnızlığı, bireyselliÄŸi, tekilliÄŸi bence taa o günlerden olumsuz bir ÅŸeyden söz ettiÄŸimi sanmayın, o yalnızlık, Tuba Büyüküstün’ü aynı zamanda herkesten farklı ve yaratıcı kılı zengin bir iç dünyası dışından daha zengin ve güzel. Zaten dış güzelliÄŸiyle ilgili deÄŸil. Kendini güzel olarak da algılamıyor. Evet çok seviyor yaptığı iÅŸi ama beÅŸ sene sonrasını bilmiyor. Bu kadar ünlü biri olup olmayacağını da umurumda da deÄŸil zaten. Şu anda aÅŸk duyduÄŸu için oyunculuk yapıyor, sonrası meçhul. İkizleri olduktan sonra, dizi-mizi faslını da kapatmak istemiÅŸ. ‘20 Dakika’nın baÅŸrolündeki kadın kahramanın cazibesine kapılmış, çok sevmiÅŸ, o yüzden teklifi kabul bir kadın, sevmediÄŸi hiçbir ÅŸey yapmıyor. Ve her ÅŸeyi sorguluyor. Bir tek kocası Onur Saylak’a ve kızları Maya ve Toprak’a olan aÅŸkını sorgulamı sadece bakışları bile onu sakinleÅŸtirmeye yetiyor…BeÅŸ sene sonra da ünlü olacak mıyım olmayacak mıyım kimse bilemez...BeÅŸ yıl önceki Tuba’yla ÅŸimdiki arasında ne fark var?- BeÅŸ yıl önce hayata ve insanlara karşı çok daha kapalı ve korunaklıydım. Bugün artık daha açık bir insanım. YumuÅŸadım. Kızlarım 1 yaşına geldi. Onlara baktığımda ÅŸaşırmaktan kendimi alamıyorum. 30 yaşındayım, dünyalar güzeli iki çocuÄŸum, çok sevdiÄŸim bir eÅŸim ve heyecan duyarak yaptığım bir iÅŸim var. Bir insan daha baÅŸka ne ister?İkizler senin için ne ifade ediyor?- Oooo, onlar benim için her ÅŸey demek! 7 ay biz baktık. Onur’la ben. Sadece dördümüzdük. Ş abla filan yok muydu? Neticede iki bebek…- Yok hayır, hiç yardım almadık. Böyle söyleyince insanlara tuhaf geliyor ama biz bize olmak istedik Onur, ben ve yeni doÄŸmuÅŸ bebeklerimiz. Onları hastaneden çıkardık, bir bebek olsa, ‘car seat’in yanına oturabiliyorsun ama iki bebek olunca, ı ıh, mecburen öne oturdum, Onur da arabayı kullanıyor. Macera baÅŸladı. Tabii aÄŸlamaya da baÅŸladılar. Ben ameliyatlıyım dönemiyorum, onlara ulaÅŸamıyorum. Her ÅŸey, bir sınav gibiydi ama biz sakin bir anne-babayız, ÅŸimdilik sınavı geçtik...Bir sürü insan, yeni doÄŸmuÅŸ bebeÄŸi eline almaya bile korkar…- Biz hiç öyle deÄŸiliz. Onur da müthiÅŸ yardımcı. Lafta deÄŸil, gerçekten öyle, çok becerikli. Geceleri kızlar aÄŸladığında, ben çok yorgunsam, beni uyandırmadan kalkıp, benim saÄŸdığım sütten veriyor, altlarını deÄŸiÅŸtiriyordu. Ne ÅŸikâyet ettik ne de kafayı yedik. Aslında bize kalsa, çalışmayalım, etmeyelim, hep evde kızlarımızla, mutlu mesut yaÅŸayalım! Ama böyle bir lüksümüz yok, çalışmak zorundayız. Biz her ÅŸeyi çocuklarıyla birlikte yapan bir anne-babayız. İki buçuk aylıkken onları alıp, Paris’e gittik. “Delisiniz!” dediler. Kangurularımıza taktık, bebeklerimizle dolaÅŸtık. Onları restoranlarda uyuttuk. “Çok küçükler evde kalsınlar” filan gibi takıntılarımız yok, gergin, tedirgin anne-baba deÄŸiliz, biraz rahatız galiba. Bir arkadaşım diyor ki, “Sizi seyrederken Discovery’deki aslan ailesini seyredermiÅŸim gibi hissediyorum kendimi!” Çocuklar oramızda, buramızda, gayet doÄŸallar, üzerimize çıkıyorlar, sonra iniyorlar, biz bir ÅŸeyler yaparken, onlar hep yanımızdalar…“Aman rüzgâr var, klima çarpar, onu elleme, bunu yeme…”- Yok öyle ÅŸeyler. Evhamlı deÄŸiliz...Peki anneliÄŸinin saplantılı tarafı ne?- Yanlarında deÄŸilsem, kontrol manyağına dönüşüyorum. Her ÅŸeyden haberdar olmak istiyorum. 8’inci ayda, hayatımıza, mecburen bir bakıcı abla girdi. Çünkü çalışmaya baÅŸlayacaktım. Ona bütün düzeni anlattım. Ve rica ettim “Ben olmadığımda, Maya ve Toprak’la ilgili rapor ver bana. Her ÅŸeyi ayrıntılarıyla yaz. FotoÄŸraf gö Şimdi öyle yapıyor, sürekli mesaj atı Evet dizi çekimindeyim ama kızlarımla ilgili her ÅŸeyi “Dizisi batsın, ben çocukların bir sürü ÅŸeyini kaçırıyorum!” demiyor musun?- Diyorum. Ama annelik beni ne kadar tanımlıyorsa, oyunculuk da öyle…Diziyi kabul ederken tereddüt ettin mi?- Ettim. Dizi yapmak istemiyordum aslında. Çünkü dizi, hayatı çalan bir ÅŸey. Ama bu proje, beni çok heyecanlandırdı. O kadın olmak istedim, o kadını canlandırmak senin için ne kadar önemli?- Ben insanın yaptığı mesleÄŸin, insanın kendisi olduÄŸuna inanıyorum. Ona sahip çıkman gerekir, çünkü o zaten sensin…Bu role ne kadar girebildin?- Bunu izleyenler takdir etsin. İlk bölümün reytingleri çok iyi gelmiÅŸ, umarım sever insanlar. Çok baÅŸka bir kadın. Ortada bir cinayet var, bir türlü emin olamıyorsun, o mu yaptı, baÅŸkası mı? Çözemiyorsun. 20 dakika, ‘Kaçış Planı’ filminden birebir adaptasyon mu?- Hayır. Orijinali ‘Pour Elle’ diye bir Fransız filmi. Onunla, ‘Kaçış Planı’nın karışımı. Ezel’in senaristleri Pınar ve Kerem’in kendi yorumları da nasıl bir çiftsiniz? - Onur’la ben birbirini yükselten bir ikiliyiz…O, Tuba Büyüküstün’le evli olmakta zorlanıyor mudur?- Yok canım. Onun tek zorlandığı ÅŸey, benim hayata bakış açımın farklılığı. Bazen “Allah aÅŸkına Tuba, nereden bakıyorsun sen?” diyor, beni anlamaya çalışıyor. Çünkü ben tamamen kendi dünyamda yaşı yakasında mı büyüdün?- Evet. Hep buradaydım. Çok seviyorum. Kahvaltıya pijamayla bile gitsen, kimsenin umurumda olmuyor!“Ben kimim biliyor musun?” tribi atarak ortalıkta dolaÅŸan biri deÄŸilsin…- Ben kimim ki zaten! BeÅŸ sene sonra beni kimse hatırlamıyor olabilir. Şu anda keyif aldığım bir iÅŸ yapıyorum, iyi de yapmaya çalışıyorum ama insanın kendisini abartmaması gerekir. Bu meÅŸhurluk da ömür boyu sürecek bir ÅŸey olmayabilir. DoÄŸumdan sonra kocana karşı hislerinde deÄŸiÅŸiklik var mı?- Evet, eskisinden daha farklı bir heyecan hissediyorum ona karşı. BaÅŸka bir yanını gördüm, onu baba olarak da tanıdım. Artık hayatımda hep olacak bir adamın heyecanını nasıl bir tecrübeydi?- Benim için hayal kırıklığı oldu! Normal doÄŸum istiyordum. Fakat ikizlerden biri ters gelince, mecburen sezaryen olmak durumunda kaldım. Gerçi epidüral sezaryendi, uyanıktım ama çocuklarımı hemen bana vermediler, orada birtakım iÅŸlemlerden geçirdiler, yıkadılar, biri çok aÄŸlıyordu, ısrarla, “Verin” dedim, vermediler, sinir oldum. BEREN SAAT’LE RAKİP DEĞİLİZ UYDURUYORLARBeren Saat’le aranızda rekabet mi var?- Yok öyle bir ÅŸey. Bir ÅŸey bulamıyorlar ÅŸiÅŸiriyorlar ama içi boş… Sürekli kıyaslıyorlar sizi…- Evet. Dizileri, oyunculardan ibaret bir ÅŸey gibi sunmak, o dizide emeÄŸi geçen herkese büyük haksızlık. Diziler benden ya da Beren’den ibaret deÄŸil ki…Tanıştınız mı hiç?- Hayır, denk ACIKLI DURUMDAYDIMBen hamileyken, etrafımda deneyimlerini paylaÅŸabileceÄŸim hamile biri yoktu. İnanmayacaksın ama beni çok rahatlatan Arnold Schwarzenegger’in ‘Junior’ filmiydi. O filmi izlediÄŸimde, “Ha tamam normalmiÅŸ benim duygularım!” dedim. ErkeÄŸin hamile kaldığı bir film sayesinde kendimi normal hissedecek kadar acıklı durumdaydım!Derdim güzellik deÄŸil  KENDİMİ BULMAKTISeninki nasıl bir hikaye?- Baba tarafım Giritli, anne tarafım Kırımlı. Annem, bir bankanın reklam bölümünde çalışıyordu. Babamsa elektronik mühendisi. İkisi de çalıştığı için, babaannem baktı bana, küçük yaÅŸta da yuvaya baÅŸladı bir çocukluk mu?- Hayır ama biraz yalnız. Kendi dünyası olan. Hayaller kuran. Çekingen. Sakin. Tanımadığım ve güvenmediÄŸim insanlarla iletiÅŸim kurmazdım. Anlaşılmadığımı düşünürdüm. İlkokulu Göztepe İlkokulu’nda okudum, sonra da DoÄŸuÅŸ Lisesi. Mimar Sinan, hayatımın dönüm noktasıdı okulun en güzel kızlarından biri miydin?- Öyle bir algım hiç olmadı. Güzellik umurumda da olmadı. Benim derdim, kendimi bulmaktı. Ben kimim? Ne istiyorum? Bende neler oluyor? Neye inanıyorum? Hayat benim için ne? Din benim için ne? AÅŸk ne?Bulabildin mi bunların cevabını? - YavaÅŸ yavaÅŸ buluyorum!Nasıl bir gelecek hayal ediyordun?- Etmiyordum. Ne yapacağımı bilmiyordum. Tomris GiritlioÄŸlu beni reklamlarda görüyor, gerisi geliyor…Peki reklamda oynamaya nasıl karar verdin?- Bir gün, bir arkadaşımla, Mimar Sinan’da “Nerede, ne atölyeler var?” diye dolaşıyorduk. Baktık fotoÄŸraf çekimi var. Bende de fotoÄŸraf fobisi vardır, hiç sevmem fotoÄŸraf çektirmeyi. Aksi gibi, “Sizin de fotoÄŸraflarınızı çekebilir miyiz?” dediler. “N’olur bir kare” filan deyince, itiraz edemedim. Sonradan öğrendim ki o fotoÄŸraflar bir ajansa gitmiÅŸ, beni buldular, reklamlarda oynamaya baÅŸladım, Molped reklamında Hülya AvÅŸar’a soru soran kızlardan biriydim. Tomris Hanım öyle keÅŸfediyor beni…Flörtümüz uzun sürseydi EVLENEMEZDİKUzun süren arkadaÅŸlığın aÅŸka dönmesi nasıl bir ÅŸey?- Sonradan anlıyorsun ki aslında aÅŸk hep varmış…Onur’u diÄŸer adamlardan farklı kılan ne?- Gözlerine baktığımda, bana kendimi gerçekten iyi hissettiren tek adam Onur. Hiçbir ÅŸey konuÅŸmama gerek yok, sadece gözlerine bakmam yetiyor, “Tamam her ÅŸey sakin, her ÅŸey yolunda, her ÅŸey iyi” hissini veriyor bana. Ben ona göre daha huzursuz bir tipim, hep “DoÄŸru mu, iyi mi, deÄŸil mi?” duygusu var bende. Onur söz konusu olunca, “Tamam sorgulamaya gerek yok, teslim olabilirim” diyebiliyorum. Beni yatıştıran, tedirginliÄŸimi alan bir adam. İyi geldi bana. Panzehir kararını nasıl verdiniz?- Dört-beÅŸ yıldır arkadaÅŸtık. Sonra sevgili olduk. İki aydır da aynı evde yaşıyorduk…Nasıl ikna etti seni?- Etmedi, oldu. Ben asla uzun bir flört döneminden sonra evlenemezdim. Onur tanıyor beni. Evleneceksem hemen olması gerekiyordu. Uzun süre sevgililik yaÅŸasaydık, sevgililiÄŸe alışacak ve evlenmek istemeyecektim. Çünkü bildiÄŸim, güvenli bir hayatın dışına çıkmak istemem. Korku vardır bende. Evlilik, zaten insanın bencilliÄŸinden vazgeçmesi aslında. Tabii bencil olmak çok daha kolay ve konforlu… Hanginiz birbirinize daha çok âşıksınız?- DeÄŸiÅŸiyor, dönüşüyor. Bazen daha çok o, bazen ben…Niye konsoloslukta evlendiniz?- O en eÄŸlenceli olması gereken gün, onu öp, buna selam ver, onunla sohbet et derken sıkıcı bir protokole dönüyor. Ve kaosa. Oysa biz 20 kiÅŸiydik, sadece ailemiz vardı. Paris’i de çok sevdiÄŸimi bildiÄŸi için Onur böyle bir sürpriz yaptı.  Kazandığınız paraları ne yapıyorsunuz?- Ben bir buçuk senedir, Onur da bir senedir çalışmıyoruz. Evlendik, ev kurduk, doÄŸum yaptık...Sosyal hayat?- Yok, kulüplere filan hiç gitmiyoruz. Gayet sıkıcı bir aileyiz!FotoÄŸraf Emre YunusoÄŸlu quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. bende diyorumki boşa çaba yok hapmış yok vakummuş yok masajmış penis büyümesi hormon ile alakalı, kim bilir insan vücudunda hangi hormon 100lerce çeşit hormon var. benim 10 yaşımda penis 9cm' görmüştüm küçücük yaşındayım hala 9cm pantolondan taşıyor quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. bende diyorumki boşa çaba yok hapmış yok vakummuş yok masajmış penis büyümesi hormon ile alakalı, kim bilir insan vücudunda hangi hormon 100lerce çeşit hormon var. benim 10 yaşımda penis 9cm' görmüştüm küçücük yaşındayım hala 9cm pantolondan taşıyor Ben bir ara bunu kullandıydım. Ancak işe yarıyor mu pek bilmiyorum. Bulabilirsen al derim. quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. bende diyorumki boşa çaba yok hapmış yok vakummuş yok masajmış penis büyümesi hormon ile alakalı, kim bilir insan vücudunda hangi hormon 100lerce çeşit hormon var. benim 10 yaşımda penis 9cm' görmüştüm küçücük yaşındayım hala 9cm pantolondan taşıyor Ben bir ara bunu kullandıydım. Ancak işe yarıyor mu pek bilmiyorum. Bulabilirsen al derim. üroloğa gidip penisim küçük mü diyeceğim utanıyorum ben rezillik birde yanlarında kız asistanlar var, mazmatamı ders niteliğinde gösterirler elletirlerse ne olcak quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. bende diyorumki boşa çaba yok hapmış yok vakummuş yok masajmış penis büyümesi hormon ile alakalı, kim bilir insan vücudunda hangi hormon 100lerce çeşit hormon var. benim 10 yaşımda penis 9cm' görmüştüm küçücük yaşındayım hala 9cm pantolondan taşıyor Ben bir ara bunu kullandıydım. Ancak işe yarıyor mu pek bilmiyorum. Bulabilirsen al derim. üroloğa gidip penisim küçük mü diyeceğim utanıyorum ben rezillik birde yanlarında kız asistanlar var, mazmatamı ders niteliğinde gösterirler elletirlerse ne olcak Ben de yanındaki hemşirelerden falan utandığım için gidemiyorum. Rahat olamam. Adamın kulağına fısıldayacak halimde yok. Anlayacağın iki ucu... quoteOrijinalden alıntı BetonaoturmaüsütürsünquoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. bende diyorumki boşa çaba yok hapmış yok vakummuş yok masajmış penis büyümesi hormon ile alakalı, kim bilir insan vücudunda hangi hormon 100lerce çeşit hormon var. benim 10 yaşımda penis 9cm' görmüştüm küçücük yaşındayım hala 9cm pantolondan taşıyor Ben bir ara bunu kullandıydım. Ancak işe yarıyor mu pek bilmiyorum. Bulabilirsen al derim. üroloğa gidip penisim küçük mü diyeceğim utanıyorum ben rezillik birde yanlarında kız asistanlar var, mazmatamı ders niteliğinde gösterirler elletirlerse ne olcak Ben de yanındaki hemşirelerden falan utandığım için gidemiyorum. Rahat olamam. Adamın kulağına fısıldayacak halimde yok. Anlayacağın iki ucu... Alıntıları GösterBeyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. quoteOrijinalden alıntı Razer Beyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. Ben daha Türkünü bulamamışım. Uzak doğulusunu nerden bulayım? quoteOrijinalden alıntı BetonaoturmaüsütürsünquoteOrijinalden alıntı Razer Beyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. Ben daha Türkünü bulamamışım. Uzak doğulusunu nerden bulayım? Alıntıları Göster quoteOrijinalden alıntı Razer Arkadaşım neden ciddiye aldın ki? Psikolojik olarak rahatsız oluyor olabilirsin fakat o filmden o filme gezinip aşağılık kompleksine kapılmanın anlamı yok. Ben profesyonel yapımları sevmem. Amatörcüyüm. Oradaki elemanların pipileri bile en az 15-16 cm. Ameliyatsız,ilaçsız... Benim neden büyük değil? Allah beni pipimle mi sınıyor yoksa? quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. bende diyorumki boşa çaba yok hapmış yok vakummuş yok masajmış penis büyümesi hormon ile alakalı, kim bilir insan vücudunda hangi hormon 100lerce çeşit hormon var. benim 10 yaşımda penis 9cm' görmüştüm küçücük yaşındayım hala 9cm pantolondan taşıyor Ben bir ara bunu kullandıydım. Ancak işe yarıyor mu pek bilmiyorum. Bulabilirsen al derim. üroloğa gidip penisim küçük mü diyeceğim utanıyorum ben rezillik birde yanlarında kız asistanlar var, mazmatamı ders niteliğinde gösterirler elletirlerse ne olcak Ben de yanındaki hemşirelerden falan utandığım için gidemiyorum. Rahat olamam. Adamın kulağına fısıldayacak halimde yok. Anlayacağın iki ucu... valla isteyen dalga geçsin, ilerleyen zamanlarda ilk kez deneyeceğim paraylada olsa, gerçeklerle yüzleşeceğim, belki rezil olacağım ama olsun. denemeden karar veremem quoteOrijinalden alıntı BetonaoturmaüsütürsünquoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Betonaoturmaüsütürsün Bu arada. Ozon yağıyla masaj yapsak faydası olur mu acaba? hocam ne kadar çekip gersekde, masaj yapsakda olay içerideki hormon vs ile alakalı büyük ihtimal Benim büyütmem lazım ya 15 den aşağısı kurtarmaz. Alıntıları Gösterbenim penisim 16 cm civarı. küçük diye üroloğa gittim psikoloğa yönlendirmişti beni quoteOrijinalden alıntı ray_junior benim penisim 16 cm civarı. küçük diye üroloğa gittim psikoloğa yönlendirmişti beni Ağlayacam şimdi ya quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Razer Beyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. 21 yaşına gelmişiz Türk bulamamışız nerden bulalım japonunu O senin kabiliyetine kalmış. Sen beceriksizin tekiysen şeyim küçük diye gezinme ortalarda o zaman. türkiye ortalamasından haberin var mı? quoteOrijinalden alıntı Razer quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Razer Beyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. 21 yaşına gelmişiz Türk bulamamışız nerden bulalım japonunu O senin kabiliyetine kalmış. Sen beceriksizin tekiysen şeyim küçük diye gezinme ortalarda o zaman. Süleyman abi çok güzel moral verdin bize. quoteOrijinalden alıntı Razer quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Razer Beyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. 21 yaşına gelmişiz Türk bulamamışız nerden bulalım japonunu O senin kabiliyetine kalmış. Sen beceriksizin tekiysen şeyim küçük diye gezinme ortalarda o zaman. ben şeyimden memnunum ama herşey ortada, teknolojinin işin içine girmesiyle nesil birçok xxx videosunda asyalı hatunların zencilerle olan videoları genelleme yapman yanlış. Yaratılırken tipimi ve diğer özelliklerimi seçmedim öyle bir seçenek yoktu malesef. quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905quoteOrijinalden alıntı Razer quoteOrijinalden alıntı Mélih_1905 quoteOrijinalden alıntı Razer Beyler şimdi bu dediğimi yanlış anlamayın ama, siz de Uzakdoğulu hatun bulun. Leb demeden leblebiyi anlayın artık. Konuyu daha fazla açamam. 21 yaşına gelmişiz Türk bulamamışız nerden bulalım japonunu O senin kabiliyetine kalmış. Sen beceriksizin tekiysen şeyim küçük diye gezinme ortalarda o zaman. ben şeyimden memnunum ama herşey ortada, teknolojinin işin içine girmesiyle nesil birçok xxx videosunda asyalı hatunların zencilerle olan videoları genelleme yapman yanlış. Yaratılırken tipimi ve diğer özelliklerimi seçmedim öyle bir seçenek yoktu Göster quoteOrijinalden alıntı ray_juniorevet asyalı hatunlar zencilerle videoları var bütün ezberleri bozarAlıntıları Göster10 cm ve yukarısındaysa sorun yapmayın bence. quoteOrijinalden alıntı Razer 10 cm ve yukarısındaysa sorun yapmayın bence. 10 cm? Hocam 14-15 den aşağısı kurtarmaz Sayfaya Git Sayfa İstiklal Ramazan Allah’In Bir Kulunu Sevdiğinin 5 İşareti Var, Sizde Hangisi Var 07 Haz 2017 0004 Son Güncelleme 04 Ağu 2022 1547 Allah’ın Bir Kulunu Sevdiğinin 5 İşareti var, sizde hangisi var Allah’ın Kulunu Sevdiğinin 5 İşareti var. Bunların kaç tanesinin sizde olduğunu merak ediyorsunuzdur. Dünyanın en güzel şeyi Allah'ın bir kulunu sevmesi Kim istemez ki Allah'ın kendisini sevdiğini bilmeyi. Peki nasıl anlarız sevildiğimizi. İşte o işaretler; Allah bir kulunu severse, ona nasıl övgüler söylüyor biliyor musunuz! İstemez misiniz övgüleri; Öncelikle o övgüleri bahselim, övgüler 6 tane. Daha sonra sevdiğine dair 5 işaretin olduğunu açıklayalım. İşte o övgüler... 1İşittiği kulağı olurum Allah’ın sevmediği hiçbir şeyi dinlemez Allah'a daha yakın olmak için neler yapmalıyız? Allah'ı dostluğunu kazanmanın yolları neler? Allah hangi kullarını daha çok sever? İşte cevabı...Rabbimiz îman dâiresine girerek mü’min olan kulunu seviyor. Âyet-i kerîmede; “Allah, îmân edenlerin dostudur…” el-Bakara, 257 buyruluyor. Fakat bu îmânı her türlü şerden, kötülük ve fitneden îtinâ ile koruyan müttakî kullarını, yani takvâda mesafe katetmiş kullarını ise daha çok seviyor. Bunu da şöyle ifade buyuruyor “…Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O’ndan en çok korkanınızdır.” el-Hucurât, 13 MUHABBETİ İLE KAİNATI YARATTI Cenâb-ı Hak, mârifetine muhabbet etmiş ve bu kâinâtı yaratmıştır. Mevlânâ Hazretleri bu hakikati, Mesnevî’sinde şöyle ifade buyurmaktadır “Şânı ve kudreti pek yüce olan Allah, gizli bir hazine idi. Güzelliğinden, büyüklüğünden ötürü gayb perdesini yırttı. Ve kara topraktan ibâret olan şu dünyayı sayısız varlıklarla, güzelliklerle, hesapsız nîmetlerle doldurdu da göklerden daha parlak bir hâle getirdi. Gerçekten de Allah gizli bir hazine iken bilinmek istedi. Güzelliklerle dopdolu olduğundan coşup taştı ve toprağı atlaslar giyinmiş bir sultan gibi süsledi, donattı.” Mesnevî, 2862-2863. beyitler Cenâb-ı Hak insanı da mümtaz bir varlık olarak halkedip, ona rûhundan üfledi, kendisinden bir sır bahşeyledi. Yüce Zât’ıyla dostluk seviyesine çıkmasına vesîle olacak istîdatlar lûtfetti. Bizler, sayısız varlık içinde “insan” olmak için hiçbir bedel ödemedik. Herhangi bir mahlûk olarak da yaratılabilirdik. Lâkin Rabbimiz’in büyük bir lûtfu olarak, meccânen, insan olarak yaratıldık. Cenâb-ı Hakk’ın dostluğuna erişebilmeyi mümkün kılan istîdatlarla müzeyyen kılındık. Fakat herkes bu dostluk kapısından geçmeye liyâkatli değil. Geçebilmek için, her köşesinde ayrı bir imtihan bulunan bu cihanda, gönül âlemini mâsivâdan, yani Allah’tan uzaklaştıran her şeyden temizlemek ve o kalbi, Cenâb-ı Hakk’ın cemâlî esmâsıyla süslemek gerekiyor. Zira Rabbimiz, cemâlî sıfatlarını kendilerinde müşâhede ettiği kullarını seviyor ve onları, husûsî yakınlık ve dostluğuna mazhar kılıyor. ALLAH HANGİ KULUNU DAHA ÇOK SEVİYOR? Meselâ Rabbimiz îman dâiresine girerek mü’min olan kulunu seviyor. Âyet-i kerîmede; “Allah, îmân edenlerin dostudur…” el-Bakara, 257 buyruluyor. Fakat bu îmânı her türlü şerden, kötülük ve fitneden îtinâ ile koruyan müttakî kullarını, yani takvâda mesafe katetmiş kullarını ise daha çok seviyor. Bunu da şöyle ifade buyuruyor “…Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O’ndan en çok korkanınızdır.” el-Hucurât, 13 Yine “Rahmân” ve “Rahîm” esmâsının sahibi olan Cenâb-ı Hak, merhametli kulunu çok seviyor. “İnsanlara merhamet etmeyene, Allah da merhamet etmez!” Buhârî, Tevhid, 2 buyruluyor hadîs-i şerîfte. Efendimiz bir defâsında ashâb-ı kirâma; “Nefsim kudret elinde bulunan Allâh’a yemîn ederim ki, birbirinize merhamet etmediğiniz sürece cennete giremezsiniz.” buyuruyor. Onlar “–Yâ Rasûlâllah! Hepimiz merhametliyiz.” dediklerinde de Efendimiz şu mukâbelede bulunuyor “–Benim kastettiğim merhamet, sizin anladığınız şekilde yalnızca birbirinize olan merhamet değildir. Bilakis bütün mahlûkâta şâmil olan merhamettir, evet bütün mahlûkâta şâmil merhamet!..” Hâkim, Müstedrek, IV, 185 Yani her şeyi kuşatan bir merhamet… Peki, Cenâb-ı Hakk’ın merhamet esmâsı, bizim üzerimizde ne kadar tecellî hâlinde? Merhametimiz, sadece şahsımıza mı? Yoksa hâle hâle etrafımızdaki bütün mahlûkâta şefkat ve merhamet kanatlarımız uzanıyor mu? Hazret-i Mûsâ’ya; “Beni kalbi kırıkların yanında ara!” Ebû Nuaym, Hilye, II, 364. buyuran Rabbimiz, merhametimizin garip, yetim, yoksul ve muzdariplere uzandığı kadarıyla bizi dostluğuna kabul buyurur. Bir düşünelim, mesela Yemen’de, Suriye’de, Arakan’da zulüm altında inleyen din kardeşlerimizin vicdanları parçalayan sessiz çığlıkları, gönüllerimize ne kadar tesir ediyor? Merhametimizi ne kadar galeyâna getiriyor? Kalplerimiz, müslümanların dertlerine derman olabilmek, mâtemlerin civârında bulunabilmek hissiyâtıyla ne kadar titriyor? Yine merhametimiz, kapımızdaki hayvanata kadar uzanıyor mu? Çünkü Efendimiz şöyle buyuruyorlar “Yeryüzündekilere merhamet edin ki, gökyüzündekiler de size merhamet etsin!” Ebû Dâvûd, Edeb, 58 Velhâsıl “Allah” diyen bir kalbin, merhametten uzak olması düşünülemez. İnsan da merhamette seviye katettikçe, Allâh’ın muhabbet ve dostluğuna nâil olur. AFFEDİCİ OL! Yine “el-Afüvv” esmâsının sahibi olan Cenâb-ı Hak, affedici olan ve ayıpları örten kullarını seviyor. Âyet-i kerîmelerde “Ey Rasûlüm! Affedici ol! İyi ve güzel olan şeyleri emret! Delil kabul etmeyen ısrarcı câhillerden yüz çevir.” el-Arâf, 199 “O takvâ sâhipleri ki bollukta da darlıkta da Allah için infâk ederler; öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da ihsan sahibi olanları sever.” Âl-i İmrân, 134 buyruluyor. Yani Hakk’ın dostluğuna talip isek dâimâ etrafımıza af nazarıyla bakacağız. Şahsımıza yapılan kusurları görmeyeceğiz. Bilâkis onları örtmek için âdeta üzerine bir şal atacağız. Allah Teâlâ’nın, biz kullarının sayısız kusur ve hatâlarını gizleyip affettiği gibi, biz de affedici olacağız. Zira gönüllerinde Allah Teâlâ’nın muhabbetini taşıyanlar, affetmeyi de severler. Allâh’ın kullarını çokça affedeceğiz ki, bizler de ilâhî affa lâyık hâle gelelim ve Cenâb-ı Hakk’ın “Settâru’l-uyûb” sıfatından hisseyâb olalım. Yine Hakk’a yakın olmak istiyorsak cömert olacağız. Zira “Kerîm” olan Rabbimiz, cömert kullarını çok seviyor. Efendimiz, cömertliğin ilâhî muhabbet ve yakınlığa vesîle olduğunu şöyle haber veriyor “Allah Teâlâ cömerttir, ihsan sâhibidir; cömertliği ve yüksek ahlâkı sever…” Süyûtî, Câmiu’s-Sağîr, I, 60 Velhâsıl üzerimizde cemâlî sıfatların tecellîlerini çoğaltmaya gayret edeceğiz ki, Allâh’ın dostluğuna liyâkat kazanalım. Bunun için de her an; “…Ne­re­de olur­sa­nız olun, O si­zin­le be­ra­ber­dir…” el-Hadîd, 4 âyetini dâimâ gönlümüzde taşıyacağız, hiç unutmayacağız. Zira Şeyh Şiblî Hazretleri’nin, kürsüde âhiret ahvâlini anlatan bir vâize dediği gibi, Rabbimiz insana kıyâmet günü soracak; “Ey kulum! Ben seninleydim, her an yanı başındaydım, sana şah damarından daha yakındım; fakat sen kiminleydin?! Sen kimin dostluğuna talip olmuştun!” Kendi zaaflarımıza karşı da dâimâ duâ hâlinde “Yâ Rabbi! Hislerimizi kendi rızân ile te’lif eyle!” diyerek O’na ilticâda bulunacağız. Çünkü insanoğlu, Rabbiyle beraberliği nisbetinde hak yolda ve istikâmet üzeredir. Rabbinden gâfil kaldığı ve O’nu unuttuğu ölçüde de nefsâniyetin hoyratlığına ve şeytanın idlâline dûçâr olur. HERHANGİ BİR TOPLULUĞA BENZEMEYE ÇALIŞAN, ONLARDANDIR Diğer taraftan, dostluğun gerektirdiği bir husus da, bu dostluğu korumak için Allâh’a, Rasûl’üne ve İslâm’a muhâlif olanların karşısında yer almaktır. Nitekim âyet-i kerîmede Efendimiz’in yanında bulunan mü’minlerin, küffâra karşı “şedîd” şiddetli, tâvizsiz olduğu bildirilmektedir. Bkz. el-Fetih, 29 Dolayısıyla mü’min, aslâ gayr-i müslimlere benzemeyecek. Zira hadîs-i şerîfte; “Herhangi bir topluluğa benzemeye çalışan, onlardandır.” Ebû Dâvûd, Libâs, 4/4031 buyruluyor. Cenâb-ı Hak, Tebbet Sûresi’nde, lâyıkına muhabbet ve müstahakkına nefreti bilhassa ifade etmekte. Hem de Hazret-i Peygamber’in en yakın akraba hükmünde olan öz amcası hakkında; “İki eli de kurusun!” buyurarak. Çünkü Ebû Leheb, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e düşmandı. Dolayısıyla nefrete müstahak oldu. Bu durumda ona olan nefret, Hazret-i Peygamber’e ve Cenâb-ı Hakk’a olan muhabbetin bir nişânesidir. Bu, küfre karşı da ne vaziyette olmamız gerektiğini gösteren bâriz bir misaldir. Yine Allah ve Rasûlʼünün düşmanlarını methetmekten, onlara en ufak bir iltifat nazarıyla bakmaktan bile kendimizi korumalıyız. Zira bu bakışlar, onların îtibârını artıracağından, Allâh’ın gazabına sebebiyet verecektir. Hadîs-i şerîfte buyrulur “Münâfığa, efendi» demeyiniz. Eğer onu efendi kabul edecek olursanız, Azîz ve Celîl olan Rabbinizʼin gazabını üzerinize çekmiş olursunuz.” Ebû Dâvûd, Edeb, 83; Ahmed bin Hanbel, V, 346 Unutmamak lâzımdır ki, bir din düşmanının yaptığı bir duvara bile “aman ne güzel” demekten dolayı kalbe menfî bir tesir ârız olur. Bu da îmânımıza zarar verir. Bugün bilhassa televizyonun bazı menfî yayınlarından, internetin çıkmaz sokaklarından ve insanı isrâfın hoyratlığına savuran modalardan uzak kalmaya gayret edip, îman cevherini korumaya çalışacağız. Çünkü Hak ile dostluk, bunu gerektirir. Velhâsıl Allâh’ın muhabbetine, yakınlığına ve dostluğuna giden yol, yaşayışımızla ilâhî ahlâka bir ayna olabilmekten geçmektedir. Öyle bir ayna ki, ona bakan herkes, orada nefsânî zaaflarla mâlûl hâlleri değil, Hakk’ın cemâlî esmâsının tecellîlerini seyretmelidir. Zira kesâfetle buğulanmış ve kararmış kalplerin ilâhî ahlâktan ve Hakk’ın dostluğundan alacağı hiçbir nasip yoktur. Cenâb-ı Hak cümlemize, Habîb-i Edîbi’nin güzel ahlâkıyla ahlâklanarak dostluğuna kabul buyurduğu sâlih ve sâliha kullarından olabilmeyi lûtf u keremiyle ihsan buyursun. Âmîn!.. Kaynak Osman Nuri Topbaş, Şebnem Dergisi, Yıl 2019 Ay Ocak Sayı 167 İslam ve İhsan

allah beni sevmiyor gibi hissediyorum