🐟 Tuzla Içmeler Suyu Hangi Hastalıklara Iyi Gelir

i9Lrx. - 0009 Son Güncelleme - 2312 Şifa kaynağı olan kaya tuzunun kullanımının teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar, kaya tuzunun hangi hastalıklara iyi geldiğini açıkladı Trabzon Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Selim Yurtsever, şifa kaynağı olan kaya tuzunun kullanımının teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Kaya tuzunda insan vücudundaki gibi 84 farklı element bulunduğunu, bunun vücudun ihtiyacı olan elementlerin kaya tuzundan karşılanabileceği anlamına geldiğini vurgulayan Yurtsever, "Kaya tuzu astım, bronşit gibi alt solunum yolları hastalıklarına iyi geliyor. Ayrıca cildin güzelleştirilmesi, yüzlerde bulunan aknelerin giderilmesi, antidepresan özelliğinin yanında stres alıcı yanıda var. Evde tuz kristalini eriterek içerisinde 20 dakika kadar durulursa bacaklarda ve kollardaki ağrıların gitmesinin yanında ferahlamayı da sağlar. Tansiyon hastalarında ekseriyetle tuz kısıtlanır. Fakat bazı hastaların vücudunda sodyum seviyesi düşükse tuz kısıtlandığında farklı sorunlar olabilir. Bu hastaların özellikle kaya tuzu tüketmelerini tavsiye ediyorum." TUZ VÜCUTTA ÖDEM NEDENİDr. Selim Yurtsever, kaya tuzunun aksine rafine edilmiş tuzun böbreklerde ciddi yük oluşturduğuna dikkati çekerek, "Böbrek bu yükü karşılayamayınca vücutta ödem olur, ileri ki dönemde kalp yetmezliği gelişir. Eklemlerde birikerek çeşitli rahatsızlıklara neden olur. Böbrek ve safra kesesi taşı oluşmasına katkı yapar. Hipertansiyona neden olur. Doğal tuzun anti ödem özelliği var. Başbakanımızın sofralarda kaya tuzu kullanılmasına dair açıklaması oldu. Sağlık Bakanlığı'ndan beklentimiz, sofralarda sağlıklı kaya tuzunu kullanmaya yönelik çalışma yapmasıdır." diye KAYA TUZU MAĞARALARI OTELMedikal şirketlerin suni olarak tuz odaları kurmaya başladığını belirten Yurtsever " Azerbaycan'da tuz mağaraları 1979 yılından bu yana tuz otelleri olarak kullanılıyor. Bulunma yolu da Polonya'da tuz madeni işçilerinin alt solunum yolları hastalıklarına yakalanmaması üzerine yapılan bilimsel araştırma sonrasında ortaya çıkarılmış. Ayrıca 1992 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nin Teksas eyaletinde yapılan bir araştırmada doğal kaynak suyunda lityum oranı düşük olan bir bölge seçiliyor. Suç oranı açısından araştırıldığında lityum oranı normal olan bölgedeki insanlara nazaran gasp, cinayet, tecavüz gibi olayların fazla olduğu ortaya konuyor." şeklinde LAMBALARI ÇOK YARARLITuz lambalarının da son dönemde yaygınlaşmış bir yöntem olarak kullanılmaya başlandığını ifade eden Yurtsever şöyle konuştu " İnsanlar yatak odalarında tuz kristalinin içerisinde lamba yakıyorlar. Isı ve ışıkla ortaya çıkan iyonlar psikolojik rahatlık yanında havadan tozu, poleni temizliyor. Evlerde kullanılan LCD televizyonlar 100- 200 hatta daha fazla Herz civarında frekansa sahip. İnsan beyninin elektriksel akımı ise 8 Herz civarında ölçülmüş. Yani televizyon insan vücudundaki normal elektriğinin 10 - 20 katı fazlasını veriyor. Bunlar vücuda ciddi zarar veriyor. Büyük tuz kristalleri sayesinde bu zararlar da önlenebiliyor."Rafine tuzun endüstriyel amaçlı üretildiğine işaret eden Yurtsever şu bilgileri verdi "Üretimin yüzde 95'i endüstride kullanılıyor. Plastik, yağ, deterjan sanayinde kullanılıyor. Artan yüzde 5'lik kısımda sofralara alınıyor."Doğal tuzun evde yapılacak kolay bir testle de anlaşılabileceğini belirten Dr. Yurtsever yöntemi şöyle anlattı"Evde bir bardak sirkenin içerisine tuz kristali atılıp bir süre beklenince 10 dakika sonra alttan üste doğru gaz kabarcıkları çıkar. Bu çıkıyorsa tuz doğal değildir."Öz Bilgin Tuz Yönetim Kurulu Başkanı Suat Bilgin ise, Nevşehir'in Gülşehir ilçesine bağlı Tuzköy beldesinde bulunan Hacıbektaş kaya tuzu havzasında bir milyar tonluk kaya tuzu rezervinin Türkiye'nin en az bin yıllık ihtiyacını karşılayabileceğini belirtti. Bilgin, ekonomik değeri yüksek bu rezervin imkansızlıklar sebebiyle yeterince ekonomiye kazandırılamadığını da ifade yaygın olarak Tuzköy Hacıbektaş Havzasının dışında, Çankırı, Yozgat Sekili, Kırşehir Tepesidelik, Kars Kağızman ve Iğdır Tuzluca'da üretim yapıldığını belirten Bilgin, dünya genelinde de kaya tuzu rezervi açısından en şanslı ülkenin Türkiye olduğunu ifade yurt dışından özellikle Avrupa ve Arap ülkelerinden ciddi talep gelmesine rağmen üretim kapasitelerinin azlığından dolayı karşılayamadıklarını da kaydetti. Kaynak CHA 'Termal çıkışlı ve bol' sularımız tam bir şifa kaynağı. Eriyik maden değeri, kükürt, radon ve tuz bakımından oldukça zengin olan termal suları fiziksel ve kimyasal özellikleri nedeniyle Avrupa'daki muadillerinden çok daha üstün. Dünyada sağlık turizminin önemi giderek artıyor. Bu anlamda kaplıcalar son zamanlarda sıkça ziyaret edilen yerler arasında bulunuyor. Türkiye de coğrafi yapısı ve iklimi dolayısıyla toprakların çok sayıda kaplıca bulunduruyor. 7 ülke arasındayız Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği TUROB Başkanı Timur Bayındır, Kaynak zenginliği açısından Türkiye'nin dünyada ilk 7 ülke arasında yer aldığını belirten Bayındır, 1300 dolayında termal kaynağı olan Türkiye'nin termal turizmi cenneti olduğunu söyledi. Ülkemiz termal sularının, hem debi ve sıcaklıkları hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleriyle Avrupa'daki termal sulardan daha üstün nitelikler taşıdığını anlatan Bayındır, "Ülkemizdeki 'doğal çıkışlı ve bol' olarak nitelendirilen termal sular, eriyik maden değeri açısından yüksek, kükürt, radon ve tuz bakımından da zengin. Anadolu'da tarihe dayanan özellikleri ile halk arasında sayfiye kültürü durumuna gelen jeotermal merkezlerin bazılarında uygun iklim koşullarının etkisi ile kür mevsimi 200 güne kadar çıkıyor" dedi. Turizmi 12 aya yayarız İnsanların doğal ilaçlara olan ilgisininher geçen gün arttığını vurgulayan Bayındır, "Herkes sağlıklı ve zinde bir yaşam istiyor. Tatile çıktığında da, yeniden zindelik kazanıp, dinlenebileceği merkezleri tercih ediyor" diye konuştu. Bayındır, Türkiye'de kaynaklarını iyi kullanılması turizmin yılın 12 ayına yayılabileceğini kaydetti. Termal kaynakların öneminin bu kadar arttığı bir dönemde biz de Yalova'dan Afyon'a, Kurşunlu'dan Havza'ya, Kızılcahamam'dan Pamukkale'ye kadar Türkiye'de yer alan çok sayıda kaplıcayı araştırdık. Nasıl gidilir, kaç lira ödenir, nerede kalınır ve öne önemlisi hangi kaplıca neye iyi gelir? BURSA Sinir hastalıklarına Bursa'da termal tedavi Yeşil bitki örtüsü ve bol oksijeni ile sağlık merkezi olan Bursa'da çok sayıda kaplıca yer alıyor. Bursa'daki kaplıcalar, başta sinir ve cilt olmak üzere, romatizmal rahatsızlıklar, kilo problemleri gibi sorunlar gibi çok sayıda rahatsızlığın çözümünde yardımcı oluyor. İşte Bursa'daki bazı kaplıcalar Oylat Kaplıcaları Bursa-İnegöl'ün 27 kilometre güneyinde, Uludağ eteklerinde 840 metre yükseklikte yer alıyor. Aynı zamanda Oylat, çam ağaçları arasında şifa kaynağı bir kaplıca ve mesire yeri. Oylat Kaplıcaları suyunun özellikleri bakımından dünyada 2'nci sırada bulunuyor. Oylat suyunun en büyük özelliklerinden birisi içilebilmesi ile de şifa sağlamasının yanı sıra 40 derece kaynayarak doğal haliyle kullanıma hazır olmasıdır. Oylat Kaplıcaları özellikle ağrılı sinir hastalıkları için bir şifa kaynağı. Belediye'ye ait tesisler bulunuyor. Bunun dışında Çağlayan Otel, Güven Otel ve Aşiyan Otel gibi otellerde de konaklamak mümkün. Kara Mustafa Suyu Bursa-Mudanya yolu üzerinde bulunan Kara Mustafa Hamamı'nın suyunun kaynağıdır. Kara Mustafa Hamamı'na ulaşan üç menbanın debilerinin toplamı 6,2 It/sn veya 28 masura. Bu hamama akan suların ikisi sıcak, biri soğuk. Sıcak suların menbalarının yerleri tam bilinmediği, sıcaklığının ise 55 derece olduğu tespit edilmiştir. Soğuduğu zaman normal sular gibi içilir. Çok berrak olduğu için Gümüşsuyu da denilmektedir. Kaplıca suları en çok sodyum ve kalsiyum içerir. Romatizma, nevralji, gut, egzama, kemik kırıklarında, kadın hasatlıklarında etkin şifa kaynağıdır. Yakın zamanda Divan Otel açılıyor. Pansiyonlarda konaklamak mümkün. Eski Kaplıca Kent merkezindeki Çekirge meydanında, Acemler'e inen yolda bulunan kaplıca suları Uludağ eteklerindeki bir çatlaktan gelir. Çekirge'nin asıl su sıcaklığı 45 derecenin üstündedir. Halk arasında Çelikli adıyla anılan sular, çeşitli maden eriyikleriyle zengin kimyasal madenler, gazlar ve yüksek radyoaktivite içerir. Eski kaplıcanın şifalı suyu; sindirim yolu hastalıklarına, kadın hastalıklarına ve kalp-damar hastalıklarına faydalı. Hamama ait tesis Kaplıcaları Çekirge sularının bir bölümü cam borular içinde, hiçbir değeri bozulmadan Bademlibahçe mevkiinde yapılmış olan Çelik Palas Oteli'ne getiriliyor. Odalarından Çelikli su akan Çelik Palas'ın yüzme havuzu ise dünyada eşi olmayan bir eserdir. Çekirge sularında az ölçüde demir vardır. Aktığı yerleri kırmızı pas rengine boyadığı için, bu sulara "Çelikli" adı verilmiştir. Çekirge suları ile tedavinin özü banyodur. Büyük havuzlu hamamlarda devamlı çıkan radyoaktivite, hamamın kubbesinin altında biriktiğinden burada banyo için bulunanlar, dolaylı olarak buğulama da yapmış olurlar. Kaplıca suları, romatizma, nevrit, cilt, idrar yolları ve kadın hastalıklarına iyi gelir. Kervansaray, Çelik Palas, Marigold gibi otellerde kalınabilir. Yenikaplıca ve Kaynarca Hamamı Yenikaplıca, Bursa-Çekirge yolu üzerinde bulunuyor. Kanuni Sultan Süleyman'ın damadı ve başvezir Rüstem Paşa tarafından 1555'te yaptırıldı. Özel banyoları, turistik bölüm, masaj ve spor salonu bulunuyor. Yapının sonradan eklenen kaynarca bölümü ise, yalnız kadınlara tahsis edildi. Yeni kaplıca şifalı suları, cilt hastalıklarından, iç hastalıklarına, şişmanlık ve solunum yolu hastalıklarına kadar birçok bedensel rahatsızlıklara etkin şifa kaynağı. Kaynarca Hamamı'na ait dinlenme tesisleri bulunuyor. Kara Mustafa Kaplıcası Bursa-Çekirge-Mudanya yolu üzerinde, Yenikaplıca'nın hemen yanında bulunuyor. Bizans döneminden kaldı ve daha sonra bugünkü şekliyle, Rüstem Paşa'nın ağası Kara Mustafa Paşa tarafından 1490 yılında yaptırıldı. Erkekler ve aileler hamamı olmak üzere iki bölümden oluşur. Hamamın içinde yuvarlak bir yalak bulunuyor. Su, bunun dibinden çıkıyor. Bu yalağın, kısırlık için şifalı olduğu söylentileri nedeniyle kadınlar yalağın içine oturarak banyo şeklinde girerler. Dipten kaynayan 45 derecedeki su, kadın hastalıklarına iyi geliyor. Bursa'da radyoaktivitesi en zengin kaplıca olarak Kara Mustafa gösterilir. Sodyum bikarbonatlı sular, romatizma, nevralji, gut, egzama, kemik kırıklarına iyi gelir. Uludağ Üniversitesi'nin tesislerinde konaklamak mümkün. Bunun dışında pansiyonlarda kalınabiliyor. Zeynep CEYLAN yazdı... Instagram'dan takip etmek için tıklayınız Maydanoz Çayı Faydaları Nelerdir?Kolay bir şekilde hazırlanması ile beraber maydanoz çayı günümüzde yaygın olarak tüketiliyor. Bu tüketim ile beraber arkasından gelen pek çok farklı faydasını söylemek Vücudu toksinlerden arındırma özelliğine Bağışıklık sistemini Kanserli hücreleri önleyici bir etkisi Zayıflamaya karşı detoks etkisi Kan şekerini Regl dönemini İltihapları temizleyici bir etkisi Böbrek sağlığını Kansızlığa iyi Cildin nefes almasını sağlayacak bir etkisi şekilde yukarıda verilen birçok farklı özelliği ile beraber öne çıkan bitki çayları içerisinde yer aldığını ifade etmek mümkün. Özellikle düzenli ve dengeli bir şekilde tüketildiği takdirde, istenmeyen pek çok hastalıktan kurtulma şansı da elde edilmektedir. Maydanoz Çayı Hangi Hastalıklara İyi Gelir?Sağlıklı bir yaşam sürmek için düzenli tüketilebilecek en önemli bitki çayları arasında maydanoz çayı geliyor. Sunduğu birçok farklı faydaların yanı sıra aynı zamanda bazı hastalıklara iyi geldiğini söylemek mümkün. Özellikle kanserli hücrelerin oluşumuna engel olarak önemli bir destek sağlar. Aynı zamanda böbrek hastalıklarına karşı koruyucu ve önleyici bir etkisi bulunur. Mide bulantısına iyi gelir ve idrar söktürücü olarak da kullanılır. Göz hastalıklarına karşı da göz sağlığını koruyucu bir etkisi olduğunu söylemek mümkün. Aynı zamanda kalp ve damar hastalıklarına karşı da iyi geldiği biliniyor. Bu şekilde sunmuş olduğu faydaları ile beraber, hastalıklara karşı önleyici bir etki sağlanabilir. Kaynamış Maydanoz Suyu Kaç Gün İçilmeli?Kaynamış maydanoz suyu aynı zamanda limonlu maydanoz kürü olarak da öne çıkmakta ve değerlendirilmektedir. Ancak bu maydanoz suyunun en fazla 15 gün kadar tüketilmesi önerilmektedir. Aksine maydanoz suyunun faydaları yerine zararları ortaya çıkmaya başlar. Düzenli ve dengeli bir şekilde 15 gün boyunca kullanıldıktan sonra, 10 gün ara verilmesi gerekir. 10 gün aranın ardından yeniden düzenli biçimde ve 15 gün boyunca kullanmak önemli bir katkı sağlar. Her besin kaynağında olduğu gibi kaynamış maydanoz suyu da mutlaka düzenli ve dengeli bir şekilde tüketilmelidir. Maydanoz Hangi Biçimlerde Tüketilir?İçeriğinde bulunan vitamin ve mineral kaynağı ile beraber en sağlıklı ve doğal bitki kaynakları içerisinde maydanoz gelir. Bu bağlamda maydanoz salatalarda normal bir şekilde kullanma imkanı verirken, özellikle son dönemlerde bitki çayı olarak değerlendirilmektedir. Özel olarak kaynatmak suretiyle bir miktar maydanoz ile beraber, bitki çayı şeklinde değerlendirmek mümkün. Tabii aynı zamanda maydanoz suyu üzerinden kür hazırlanmak suretiyle de kullanılabilmektedir. Özellikle limonlu su üzerinden hazırlanmış olan kür, düzenli bir şekilde kullanılırsa cilt için iyi bir katkı sağlamaktadır. Maydanoz Çayının Zararları Var mı?Ciddi anlamda pek fazla zararı olmamakla beraber, maydanoz çayı ve suyunun aşırı Tüketimin de bazı yan etkiler ortaya çıkabilir. Özellikle ve birtakım alerjik cilt reaksiyonları yaşanabilir. Aynı zamanda aşırı tüketim ile beraber annemi kansızlık, karaciğer ve böbrek üzerinden de birtakım yan etkiler meydana gelebilmektedir. O yüzden mutlaka tamamen dengeli bir şekilde ve belirli periyotlar altında maydanoz suyu ile beraber maydanoz suyunu tüketmek gerekmektedir. İlgili Haber İlgili Haber

tuzla içmeler suyu hangi hastalıklara iyi gelir